Yara İzi Nedir?
Hepimizin yaraları veya yara dokusu vardır. Çoğu iyi huylu olsalar da görüntü açısından sinir bozucu olabilirler. Deri, kendinizi yaraladığınızda zarar görebilecek farklı katmanlardan oluşur. Bu nedenle bir yara izinin görünümü, hasar gören cilt tabakasına bağlıdır. Yüzeysel yaralar genellikle iz bırakmaz çünkü bu deri tabakası çok kolay yenilenir. Derinin daha derin katmanları hasar görürse, skar dokusu oluşabilir. Yara izleri vücudun herhangi bir bölümünü etkileyebilir. Böylece yüzde, dizlerde, kulak arkalarında, başta, elde, çenede, dudaklarda ve hatta burunda görünebilirler. Bu nedenle, derin doku hasarı durumunda vücudun herhangi bir yerinde bir yara izi oluşabilir. Kişi cildin daha derin tabakasına zarar veren sivilcelerini kaşıdığında veya patlattığında sivilce de iz bırakabilir.
Yara izleri ciltte gözle görülür izlerdir. Çoğu zaman bir kaza, yanık veya yaralanmanın sonucudur. Genellikle operasyonlar ciltte iz de bırakır. İdeal durumda, yalnızca çok ince, zar zor görülebilen bir çizgi kalır. Bazı yara izleri yine de geniştir ve rahatsız edici olarak kabul edilir ve genellikle kaşıntı veya gerginlik olarak kendini gösterir.
Farklı yara izleri
“Normal” izler: Sıradan bir yara izi, "normal" bir iyileşme sürecinin sonucudur. Genellikle cildin geri kalanından daha açık veya daha koyu olan küçük bir çizgi şeklini alır.
Atrofik yara: Atrofik bir yara izi genellikle akne gibi cilt durumlarının sonucudur. Bunlar, deride zamanla yavaş yavaş kaybolan küçük dairesel oyuklardır. Onları tamamen ortadan kaldırmak imkansızdır, ancak yıllar içinde kaybolurlar. Akne ile ilgili yara izlerinden kaçınmak istiyorsanız sivilcelerinizi patlatmaktan kaçının çünkü cilt hasar gördüğünde ortaya çıkarlar.
Hipertrofik skar: Hipertrofik yara izleri, kabarık göründükleri için atrofik yara izlerinden daha görünürdür. Kaşıntıya veya ağrıya bile neden olabilirler ve hatta zamanla genişleyebilirler. Bu nedenle solmazlar ve sıklıkla keloid izleri ile karıştırılırlar.
Keloid yara izi: Keloid veya keloidal skarlar hipertrofik skarlara benzer. Ana fark, orijinal yaradan daha büyük olmalarıdır. Aslında, skar dokusunda anormal ve düzensiz bir artıştan kaynaklanırlar, bu da daha sonra tabiri caizse şişkinlikler oluşturur, hatta biraz renklenme olabilir.
Yara İzi Nasıl Geçer?
Yara izlerini basitçe çıkarmak imkansızdır. Ancak yavaş yavaş solabilirler ve bazı faktörler bu süreci hızlandırabilir. Yara izlerini azaltmak veya neredeyse tamamen yok etmek için en iyi nasıl tedavi edilir?
Yarayı tedavi ederek başlayın. Bunu yapmak için;
Yarayı sabun ve suyla iyice yıkayın, ardından bir dezenfektanla dezenfekte edin.
Yarada kir veya küçük taşlar varsa bunları çıkardığınızdan emin olun.
Daha sonra tercihen cilt dokusuna yapışmayan bir pansuman ile yarayı kapatın. Bu, iyileşmeyi destekleyen yarayı nemli tutacaktır.
Pansumanı ancak 48 saat sonra çıkarın.
Yara iyileştikten sonra, hala yara izini azaltmak veya bulanıklaştırmak mümkündür.
Güneş yaranızı renklendirebileceğinden, hala kırmızı olan yara izlerini güneşe maruz bırakmaktan kaçının (bu nedenle yaranızı daima giysilerinizle koruyun).
Cilde dolaşımı uyarmak için yaraya masaj da yapabilirsiniz.
Yara İzi Zamanla Yok Olur mu?
Yara izlerinin solmasına yardımcı olan bir çok yara izi kremi de vardır. Bu merhemler mucizevi tedaviler değildir ama onları soldurmaya yardımcı olabilir. Bu nedenle atrofik, hipertrofik veya keloid yara izlerinin giderilmesini mümkün kılmazlar, ancak yumuşatır ve daha düz ve pürüzsüz hale getirirler. Ayrıca kaşıntıyı da azaltırlar. Yara izlerinin tedavisinin zaman aldığını bilmelisiniz. Bu süreç birkaç ay sürer; bu nedenle sebat etmeliyiz.
Yara izleri için silikon pansumanlar
Silikon pansumanlar genellikle hipertrofik skarları azaltmak ve hacimlerini azaltmak için kullanılır. Bu tür pansuman 3 ila 6 ay boyunca kullanın ve cilt izinin kademeli olarak azalmasına yardımcı olur. Yara izlerini tedavi etmek için silikon, doğrudan lezyona uygulanacak bir merhem veya jel formunda merhemler de mevcuttur.
Yara izleri için argan yağı
Doğal vücut bakımını tercih ediyorsanız, yara izleriniz için de doğal bir tedaviyi mutlaka tercih etmek isteyeceksiniz. Elbette tamamen yok olmayacaklar ama yine de günde iki kez argan yağı uygulayarak tamamen doğal bir şekilde yara izlerinizi azaltabilirsiniz. Bunu yapmak için, cildi daha yumuşak ve pürüzsüz hale getiren bu yağ ile yara izlerine masaj yapmanız yeterlidir. Her gün bu yağla uzun süre masaj yaparsanız, yavaş yavaş yok olduklarını göreceksiniz.
Yüzdeki yara izleri için lazer tedavisi
Akne, yüzde iz bırakabilen birçok cilt lezyonuna neden olabilir. Bu küçük kraterler genellikle çirkin kabul edilir. Bu tür yara izini azaltmak için, bağ dokusu hücrelerini daha fazla kolajen üretmesi için uyaran lazer tedavisini kullanabilirsiniz. Böylece hasarlı doku kısmen onarılabilir ve bu da yara izlerinin azalmasına yardımcı olur.
Yara izlerini kamufle edin
Yara izlerini makyaj yaparak kolayca gizleyebilirsiniz. Yüzdeki yara izinizi azaltmak için düzeltici fondöten kullanabilirsiniz. Sıradan bir fondöten, izleri kapatacak kadar pigment içermese de en azından yara görüntüsünü hafifletecektir.
Yara İzlerinin Geçmemesinin Sebebi Nedir?
Yüzeysel bile olsa bir yaranın iyileşmesi bazen yavaş veya karmaşık olabilir. Doğrudan nedenlere göre hareket edemiyorsak, uyarı vermesi gereken işaretleri bilmek akıllıca olacaktır.
Yavaş veya zor iyileşme, genellikle zayıflamış bir genel durumla ve özellikle bağışıklığın düşmesiyle bağlantılıdır. Faktörler şunlar olabilir:
Kötü beslenme, vitamin veya protein eksiklikleri, anemi (alyuvar eksikliği)
Kronik yorgunluk hali
İleri yaş veya bağışıklık sistemini zayıflatan bazı patolojiler
Mikro sirkülasyon üzerinde zararlı etkisi olan ve dokulara oksijen sağlanmasını azaltan sigara içmek
Vasküler patolojiler ve arteriyel veya venöz dolaşım bozuklukları
Obezite
Diyabet
Zayıf İyileşmenin Belirtileri Nelerdir?
Şüpheli bir renk: Yaranın rengi siyahsa muhtemelen nekrozu vardır. İyileşme süreci durur ve enfeksiyon riski çok yüksektir. Sarımsı bir görünüm de uyarı vermelidir.
Tersine, kırmızı kalan bir yara iyiye işarettir. İyi vaskülarize cilt, fibroblastların etkili bir şekilde hareket etmesini sağlar. Tomurcuklanma süreci çalışır ve dokular yenilenir.
Çok kuru ya da çok ıslak: Fibroblastları, deri iyileşmesinde rolü önemli olan dermisimizde bulunan hücrelerdir. Optimum fibroblast aktivitesine izin vermek için çevre önemli bir rol oynar. Ortam çok kuru ise, fibroblastlar etkinliğini kaybeder. Aynı şekilde aşırı akıntılı, yani çok fazla fizyolojik sıvı kaybeden ve çok nemli olan bir yara da hareketlerini bozar. Yavaş veya zor iyileşmeyi önlemek için doğru nem seviyesi aranmalıdır.
Kabuk oluşursa: Bir kabuğun görünümü iyileşme sürecini yavaşlatabilir ve bazen enfeksiyon belirtilerini gizleyebilir. Ancak, özellikle yüzdeki kabukları kaşımayın. Yeni bir kanama olacak, ardından yeni bir kabuk oluşacaktır. İyileşme süreci gecikecek ve görünür bir iz kalma riski daha yüksek olacaktır. Yani kabuğun kendiliğinden ayrılmasını bekleyin. Bunun için, daha sonra kendiliğinden çıkacak olan kabuğu yumuşatmak için bir krem veya yağ ile nemlendirebilirsiniz.
Özetle: Kabuklanma durumunda kaşımayınız, kirli ellerle dokunmayınız, nemlendirmeyiniz, makyaj ürünleri ile maskelemeyiniz. Yaranın yaşam alanı olduğunu asla unutmayın.